30 Ağustos 2015 Pazar

İstanbul'da Turist Olmak..

Madem tatile gidemiyoruz,madem çalışmadığımız son 2 pazar..İstanbul'da turist olmak isimli birgün.Kafa dengi çok sevdiğimiz karı kocalardan @goksemin ve Burak çifti ile Sabah 10 da @emelinbahcesi isimli mekanda kahvaltıyla başladı gün..Ancak ig de görüldüğü kadar cezbedici biryer değilmiş.Bir otele yancı, isminin hakkını verecek bir bahçesi olmayan ve hizmet kalitesinin çok zayıf olduğu bir yerdi.4 kişiye serpe kahvaltıda 4 yuvarlak dilim salatalık geldi 😂😂 Bu bahçe serpme kahvaltıymış..Az serpmişler 😂😂Hayalimde börekler vs vardı  ama tost ve simit dışında bişey yok.Onlarada ekstra alıyorlar.Azıcık yandan deniz manzarası dışında manzarada yok.Ayrıca insan Emel'in bahçesi deyince nedense bi Emel hnm falan karşılayacak sanıyor.Ya da en azından bir kibar işletmeci..Ama nerde yaz tatilinde ustanın yanına çocuğunu verenler misali minicik çocukları garson yapmışlar.Kıyıpta çocuklara şikayetimizi bile söyliyemedik hatta dayanamayıp arkadaşımızın mutfağa daldığı anlar bile oldu..Ama bizim arkadaş çok keyifliydiki yinede mutsuz olmadım.Normalde herşeye söylenen surat asan bir tipimdir.Bu arada Bahçe Serpme kahvaltı kişi başı 25 tl.
     Ve sonrası ne zamandır gitmeyi istediğim Suma Beach..Buraya giriş kişi başı 40 tl.Kk geçmiyor diyorlar ama inat edin.Bizi kazıkladılar ,arkadaşlarımız kartla ödemiş...Çantanızı yiyecek içecek var mı diye bomba arar gibi arıyolar.İçerisi tam bir Disko..Gençler ellerde içkiler güneşin altnda zıplıyor..Gözleme kuyruğuna girmeyin yaşlanırsınız.Gözleme 15 tl.Ayran yok.Minik su 3 tl.Biraz 33 lük 15 tl.Alkollü kokteyller 40 tl..İbiza'ya hiç gitmedim ama Burak gitmiş ve resmen aynısı diyor.İstanbul'da bu derece modern bir ortam çok hoşuma gitsede gençler biraz abartmış artık.Hiç kafası ayık yok.Bence alkolün dışında bir kafadalar siz anlayın..Denize girelim dedik o kısmı çok daha komik.Geri plandaki İbiza yerine kumburgaz sahiline bırakıyor.Kumdan kaleler,kendini kuma gömmüş amcalar,boklu çocuk bezleri,elbiselerle suda zıplayan tüm iç çamaşırları belli teyzeler..Su dize doğrı gittikçe deve güreşi,voleybol..Dubaları geçince top yerini kızı birbirine atan gençler..Yüzmeyi denedim yemin ederim insanlar öcü gibi baktı bana..Burada suda zıplanıyormuş 😂😂Ben inatla açıklara doğru yüzdüm.Yüzmez olaydım da öpüşen yaşlı amcaları görmeyeydim.Aniden hızla karaya yüzdüm.Ama size bişey söyliycem bu plajda bayanlar çok güvende.Kimse kızlara asılmıyor,yan gözle bakmıyor.Çünkü buradaki erkeklerin %90 tercihi bayan değil 😂😂😛 Sevgilerimle #muzisyenanne #turist#kilyossahil#sumabeach#blog

18 Ağustos 2015 Salı

Şok Market 'e gidip şoka girmek !!!


Hepsi iyi marka ,fabrikadan halka diyorsunuz ama koca markette poşet kalmadı diyebiliyorsunuz.
      Bugün Etiler Zeytinoğlu caddesi üzerinde olan şok markete gittim..Şok marketler ve bim tarzı yerlerde genelde halk yüklü alışveriş yapmaz,kasalar seri ilerler..
      Ben yüklü alışveriş yapacağımı ,ek kasa var mı arkada kuyruk oluşturup kimseyi mağdur etmek istemediğimi söyledim..Onlarda ek kasa açabilceklerini söyledi.Uyum içerisinde alışverişe başladık..Önce market arabası vermediler.İnatla istedim içerden getirdiler.Maşallah bizim türk halkıda vur kafasına al lokmasını türünden.Hiç kimse neden market arabası yok burada demiyor.Neyse ben dedim bana içerden getirdiler.Başladım elimdeki upuzun listeyi arabaya doldurmaya.Ev alışverişini yapan bayanlar bilir en zor kısmı sebze,meyve reyonudur.Aman taze olsun,aman ezik,çürük olmasın..Tek tek seç poşetler vs.Dünyanın zamanı geçer orada.Nesye bu kısmı epey uzun bür sürede aştım.Çünkü bizim evimizle işimiz ay ı binada oldupu için personel yemekleride evde pişiyor.Haftada 6 gün günde 3 öğün en az 7 kişilik yemek ne demek ,nasıl bir alışveriş gerektirir tahmin edebilirsiniz herhalde..
        Neyse efendim sebze meyve bitince diğer yoğurt ,yumurta vs vs vs ...1. Araba doldu.2. Arabayı bulamadıklarıniçin sepetle devam ettim.Evet yanlış duymadınız 2. Araba yok.Açıklama aynen şu şekilde oldu."Market arabalarımızı müşteriler götürdü" Ohannes !!! Ne demek müşteriler götürdü.Hadi onlar götürdü,sizin aklınız nerede !! Hadi aklınız bir karış havada çaldırdınız.Neden yenisini getirmiyorsunuz.Ceza mı veriyorsunuz aklınız sıra. Neyse ben bunları sorgulamadım orada.Amacım seri bi şekilde alışverişi bitimek i,işe geri dönmek.Bu arada Zentinoğlu Caddesi solaryumcunun yanındaki şok markete sakın ama sakın gitmeyin.3-5 fazla ürün koyacağız diye rafların arası o kadar darki ,çok afedersin benden 10 kilo fazlası olan bir bayan girse,2 reyon arasında poposu sıkışır...
     Ay hala sinirimi alamıyorum..Neyse ben inatla alışverişe devam ettim..1 market arabam tepeleme dolu,1 adette çek çek şeklinde araba tepeleme doldu..Ek kasa açtırdım başladım kasaya dizmeye.
       Her markette olduğu üzere kasiyere yalvaran gözlerle büyük torba alabilir miyim ??? sorusunu sordum.Ulan zaten ben bu kasiyerleri anlamıyorum.Sanırsın çeyizine koyacak poşetten asla ayrılamıyor.Belliki 2 arabalık malzeme var.Ver işte 5-10 poşet ne her seferinde istetiyosun di mi ??? Neyse efendim kasiyer bana verdi cücük gibi minicik poşet..
-Yok dedim büyük istiyorum.
  "Yok hanımefendi başka poletimiz"
- Anlamadım şaka mı bu ?
  "Hayır kalmadı başka poşet.
Bu arada ben kasadan geçenleri dolduruyorum.Ama 2 makarna ile poşet doluyor düşünün,poşet o kadar ufak.Ben sabırla hem söylenip hem doldurmaya başladım.
-Kardeşim ben size girişte yüklü alışveriş yapıcam dedim.Desenize poşetimiz yok diye.
(Kasiyer bön bön bakıyor.Bi yandan hala inatla ittir kaktır kasana malzeme geçirmeye çalışıyor)
Torbalar o kadar ufak ve dandik ki 2 makarna bir ketçap koyunca yırtılıyor.
     Daha 1. Arabanın yarısına gelmemişken oldu mu kasanın önünde tam 20 poşet.Bu şu demek oluyor benim tüm alışverişim bittiğinde 90 poşetle falan arabaya bineceğim..
      -Yetkili çağırır mısınız dedim.
"Benim dedi kasiyer"
-Yetkiniz nedir dedim..
"Mağaza Yetkilisi yardımcısıyım" dedi 😂😂😂
 Arkadaş ne ala memleket.3 kişilik markette Yetkili var ,o yetmiyor yetkili yardımcısı var.Eh canım ülkeme yakışır.
Yetkilinin telefonunu verin dedim o da yok.
Ve insana en çok koyanda ben bu kadar sinir krizi geçirirken yetkili yardımcısı kasiyerin beni hiçbir şekilde ciddiye almaması oldu.Arkadaş adam son sürat ürünleri kasadan geçirmeye devam edince kafamın tadı attı.Almıyorum hiç birini kalsın dedim.Ben o kadar sebze paketleme mesaime acıdım,kasadakiler onca ürünü kasada ve arabalarda bırakmamın şokunu yaşadı..
      Al sana Şok ..Ahh bir Gülben Ergen çıksa maskesini çıkarıp diye bekledimm bi yerden...Şok şok şok..
     Çıkar çıkmaz hemen müşteri hizmetlerine mağazayı şikayet ettim..Telefonumu aldılar..
      Akşam 20.18 de cevapsız vardı..Hani bir ailenin eve gelmiş ve yemek masaında olabilme ihtimali en yüksek saatte..
     21.00 de tekrar aradılar..Yahu özrü kabahatlerinden beter..Kasiyerleri uyardık kusura bakmayın.Hem benim zamanımı çaldınız.Hiçbir ihtiyacımı alamadım.Gece 20.30 da arıyorsun bi pardon de..Benim sizden gelecek bir hediye çekine çok şükür ihtiyacım yok ama insanın gönlünü alabilecek bir yönteminiz olmalıydı..
     Yine de teşekkür ederim.Ama başıma gelenleri paylaşmak diğer vakti dar anneler için boynumun borcuydu..
     
    Umarım her köşe başında bir market açana kadar,açtığınız şubeleri düzgün kontrol edersiniz.
      Sevgilerimle Muzisyenanne :) 

17 Ağustos 2015 Pazartesi

17-08-1999 dan bana kalanlar..


Bu resim beni kahrediyor.O zamanlar depremin acısını değil korkusunu hissetmiş bir gençtim.Şimdi anne olarak için acıyor.17-08-1999 saat 02.45 civarıydı..Ehliyetimi alalı 2 ay olmuş..Yaş 18 ..O zaman en büyük acıyı aşk acısı olarak bilmişiz.Başımda kavak yelleri..Annem arabayı verir mi ?Ben ehliyet aldım şurda 3-5 tur atsam keşke gibisinden garip dertlerim var..Dersleri hepten sermişim,piyano deseniz bir masadan farksız benim için üstü eşya dolu 😂😂 Evet 1999 benim için isyan yılıydı.Çok ama çok mutsuzdum.İyi giyinmeyi marka giyinmek bellemiş varımı yoğumu lacoste mağazasında harcıyordum.Tiki arkadaşlarım vardı.Cadde kızı denilen salak kızlar topluluğunun kenarından içlerine girmiş bağdat caddesinde bi ileri iki geri yürümek en büyük sosyal aktivitemdi.Oysaki konservatuvarda değil marka giyinmek,aynı renk uyumuyla giyinen arkadaşım bile yoktu.Ben bu ikilem arasında gidip gelirken y kafam bişeye kızmış oda dön sağa dön sola derken,önce inanılmaz bir gürültü geldi kulağıma.Yuh dedim bu saatte insan kamyonla sokağa dalar mı ? Cama gidip bakacaktımki birden yer ayağımdan kaydı.Hiç anlıyamadım başta,sonra birden karşı apartmanın sağa soşa yattığını gördüm.Derken güm diye kos koca piyanom devrildi.Üstünde duran minik balığımda yerle bir oldu.Hemen koridora kaçtım.Annem şoktaydı..Babam kız kardeşimi aldı geldi.O saolsun top patlasa uyanmaz yine uyanmamıştı.Koridorda dualar ettim.Öyle sesler geliyorsu ki evden kesin yıkılıyoruz dedim.Evde kırılmadık tabak,çanak biblo kalmamıştı.45 saniye 45 dakika gelir mi insana geldi.Elektriklerimiz gitmeden hemen kırılan balığı bir bardağa koyduk.Piyanoyu kaldırdık,kuşumuzu aldık..Herken çantasına 3-5 parça kıyafet alsın dedi babam..Hızla evi terk ettik.Maltepe sahil savaş alanı gibiydi.Ters yönlere girenler,bornozla sokağa fırlayanlar.Bu arada ertesi sabah benim çantamdan epey lacoste kazak çıktı.Hem de kışlık.Millet can dersinde ben ev yıkılırsa kazaklarımı bari kurtarayım diye onları almışım.Kafasız gençlik işte..Bu arada biz korkudan aylarca evde yatamadık annem 10 kg verdi.Bazı geceler evde kalmaya gelirdik ben annemden izin alır arabanın içinde yatardım.Pijama ile araba mı kaçırmışım? Yok artık 🙈🙉🙊
      Tabiki olay bu kadar komik değil..Sadece ben hatırlamak istediğim tarafını hatırlıyorum.Çünkü günlerce ambulans sesi kulaklarımdan gitmedi..Her haberde her telefonda bir ölümle yıkıldık.
     Ben bu depremde şunu öğrendim ki öyle hava çok sıcak va deyip çıplak vs yatmamak gerekiyor..Hala banyo da keyif yapamam hemen yıkanır çıkarım...Yatmadan baş ucumda hep suyum olur.Acik biley olsa hangi çantamınalıp çıkacağımı hep bilirim.Ama bunları o telaşla yapabilir miyim bilmiyorum.Yine de allah korusun herkesin yuvasını.İstanbul'da deprem olsa canlı çıkmak ölmekten daha acı verecek eminim.Hayat ne olur,nasıl bu şehir toplanır bilemem..

4 Ağustos 2015 Salı

Hayallerim var..YA TUTARSA ???


#blog Dün çok tatlı,kariyerinde bu kadar iyi bir yer edinmişken hala daha kendini geliştirmeyi seven ,mütevazi,yaratıcı ,araştırmacı bir anne @niltakipte ile tanıştık biz..Bizi kulisinde kocaman gülüşüyle sardı,karşıladı ,projemizi dinledi..Okullarımıza uğrayacağını söyledi..
    Masal gibi bir konserdi.Çünkü Nil'in hayat masalını dinledik..15 yaşında elinde gitarı odasında şarkı söylesen bir kızın ,açık hava sahnesinde binlerce insana konser verme serüveni..
    Kimse farketmedi ama ben hem dinledim ,hem ağladım..Birgün ben de binlerce insana okullarımı kurma serüvenimi anlatıp,hep hayalini kurduğum stand up showlarımı yapıp hem piyano çalabilcek  miyim ?? Dim dik ve gururla hayata kafa tutabilecek miyim ?? Sahnede ki ekranda bi ara Nil'in yüzüne zum yaptılar ..Gözlerindeki ışıltıyı,ilk kez sahneye çıkmış gibi heyecanını ve yıllardır kendi çabasıyla yakaldığı başarıylas duyduğu gururu benim dışımda gören oldumu acaba ? 
   Kadın 15 yaşında hayaller kurmuş gelmiş açık hava da anlatıyor..Ben 34 yaşında açıkhavaya gitmişim ..Benim de hayallerim var ben de yetenekliyim..Çocuk programı yaptırsalar bana keşke ..Yok yok ben de kesin çıkıcam sahneye diyorum..Bin kere söylersem olur mu acaba ? Bana uyuz olanlar şimdi bunu okuyup poposuyla güler mi acaba  ? Ya Allah bana da yürü ya kulum der mi acaba ? Biri de benim elimden tutar mı acaba ? Ya da Allah bana akıl fikir verir mi acaba ??? 😂😂😂 Bunların hepsi olana kadar durmak yok.Yine de herşeye,herkese inat çalışmaya devam..Bugün olmazsa belki bir gün..Huzur,sağlık,mutluluk bizlerle olsun..Kötü ,kem gözlü insanlar bizden uzak,güzel gözler ,iyi kalplar yanımızda dursun..Ay yazıyı bi bitiremedim bu da son cümlem olsun 😂😂 İyi ki varsınız.Sevgilerimle #instablogger#muzisyenanne #tek#çaresi#çalışmak#olan#annelere#gelsin#3agustosnilkaraibrahimgilkonseri