30 Aralık 2015 Çarşamba

2015 bi bas git !!!!

Gidebilirsin 2015 artık.Gidene sırtını dönmek ayıptır.Ama sen de bana çok ayıp ettin.Şimdiye kadar tek sayılı yıllar hep bana uğur getirmişti.Oysaki 2015 e girerken 2. Bebek haberi ile mutlu olmuştuk.Sonra öğretmenimizin ölüm haberi ile içimiz buruk girdik sana.Hayat bu başladık tekrar yaşamaya ve günler akıp giderken bu sefer sen kancanı bana taktın.Daha yeni senin 2. Ayında beni komaya soktun.Kızımdan eşimden ailemden ayırmaya kalktın.Ben ölüme çelme taktım geri döndüm hayata.Ama sen peşimi bırakmadın bebeğimi o çok istediğim erkek bebeği aldın benden.Eh hayırlısı ,kader dedik.Yazdığım kadar kolay kader diyemedim aylarca sürdü acısı.Henüz bebeğim gideli 4 gün olmuşken geldi Erol Büyükburç'un ölüm haberi.Koştum evine,koyduk ellerimizle ceset torbasına.Bu arada evimizin içine girip çıkan bakıcıların kızımın üstünde yarattığı duygusal çöküşleri kendi acılarımdan hiç farkedememişim.Zor toparladık kuzumu.Derken yaz geldi hiç işlerin azalmadığı kadar azalarak.Koskoca okulda 20 öğrenci bırakarak.Bereketinde dengesizdi 2015.Sağlık desen annemin koluna bacağına inen kaynar sular aylarca ailemizin yüreğini dağladı.Olduğu ameliyatlar çektiği acıları keşke sana geri verebilsem 2015.İşime sardım tekrar kendimi.İşler iyi gitsin diye yönetime ek personel alımı yapmak ,ek personelin bozduğu her işi tek tek baştan düzenlemek zorunda kalmak.Onu da çıkardık işten.Uğursuzluğun peşimde gölge sanki 2015.Sen giderken ben kendimi keşfettim artık.Zamanı gelince arkamı dönüyorum insanlara.Kimseye benden daha ünlü veya çevresi geniş vs diye hakettiğinden daha fazlasını vermiyorum mesela.Ama ben hemen çok seviyorum be insanları.İnsanlarda korkuyor hopp diyor deli galiba ,bir duvar çekiyor.Hem de camdan.Hem sana çok yakınlarmış gibi hem çok uzak.Ben hissediyorum sevmeyenimde çok.En korktuğum şey bana camdan duvar örülmesi.Ya olun hayatımda ya olmayın.Hani kilo verince giyerim belki diye kenarda tuttuğunuz pantolonlardan olamam ben.İşiniz düşünce yanaşmayın.Neyse 2015 ben de sana söylüyorum seni sevmedim.Zamanı geri alsak 2014 ü 2016 ya bağlardım.Şimdi aklın sıra karla kapladın saf beyaz veda edeceksin.Ama o da işlerimi aksattı derslerim ertelendi.2015 bi bas git 🙈😂

19 Aralık 2015 Cumartesi

Bir delinin günlüğü 1

Bunaldım ey günlük..Bu ilk gecemiz seninle.Çok yalnızım bazen.Bazen de  çok kalabalık başım.Belki ben çok cıvığım çevremle,belki insanlar çok soğuk.Nasıl olsa kimse okumuyordur benim bloğu 😂😂 Şimdi benim bir derdim var aa dostlar..Kendi işimi yapmaktan çok yoruldum.Böyle bir çocuk programı tarzı bişey sunabilsem keşke..Eşim avukatlıktan iyi para kazanmaya başlarsa belki 7 gün  çalışmak zorunda kalmam.Bebek özlemim var.Kızımdan sonra kaybettiğim bebek sonrası şimdi hamile kalmaya hazırım.Ama ne zaman hamile kalırım kısmet.Hamile kalmak zor ,9 ay taşımak zor.Ben bunaldım kendimi anlatamamaktan.Buraya yazayım da belki hatıra kalır.

17 Aralık 2015 Perşembe

Doğum Sonrası Estetik Düşünüyorum ! Ya siz ?


Selam herkese biliyorsunuz Lal'den sonra bir ölü doğumum oldu.Hatta dığumdan sonra epey sütüm geldi malesef.Artık iyiyim ve tekrar hamile kalmayı çok istiyorum.Ama karnım ve göğüslerim iyice deforme oldu.Kardeş planlarımızı tamamlayınca ilk işim iyi bir uzmanın kapısını çalmak olacak.Bu bağlamda Yeşim Mutlu harika bir röportaj gerçekleştirmiş.Sizlerle paylaşmak istedim.Sevgilerimle..



Doğum Sonrası Estetik (Mommy Makeover

 

Doğum Sonrası Estetik Mommy makeover terimi, doğum yapan annelerin, doğum öncesindeki fiziksel özelliklerini geri kazanabilmeleri için yapılan estetik girişimler anlamında kullanılıyor. Özellikle yurtdışında basında ve pazarlama amaçlı kulanılan kullanılan bu terim aslında özel bir estetik ameliyat türüne işaret etmiyor. Konuyu merak ettik Prof Dr Ferit Demirkandan detaylı bilgi aldık.

Doğum Sonrası Estetik (Mommy

İbs Fuar 2015 de yaşadığım gururlu hüzün

Bu fotoğrafta hüzün var,gurur var.Bakalım başka ne var ? Ne zamandır içimi dökmedim size hazır mısınız ? @ibsfuar nasıl mı geçti ?? 
    Yıl 2009 biz karı koca müzik okulu açmaya karar vermişiz.Aylarca bir kömürlükle boğuşmuş okula çevirmiş tüm paramızı tüketmişiz.Reklam diye elimizde broşür ,bebek parkına inip,balon dağıtırdık.Böyle fuarlarda stand açacak paramız olmadığından stand açanların yanına yancı girip kaçak broşür dağıtırdık.Bebek şenliğine katılabilmek için babamdan borç aldığımız bir dönem bile oldu.Fuarlara katılmak dert değil.İnsanların dikkatini çekmek mesele.Hiç unutmuyorum bebek şenliğinde tanıtım yapmak isterken istemez istemez diye elinin tersiyle broşürleri itenleri,elimden broşür alıp yerlere atanları.İnsanların yüzündeki küçümseyen bakışları.İlk tütü güydiğim zaman yan standlardan beni animatör sanıp kiralamak isteyen firmaları.(Hala öyle sananlar var 🙈) Kırıldım,ağladım,isyan ettim.Ama hiç pes etmedim.Bana böyle davrananlardan nefret etmedim.Bir de yüzümdeki gülümsemeyi,kalbimdeki insan sevgisini yitirmedim.Ne akrabalar,ne eş dostlar ne iftiralardan geçti bu bünye.Gecelerce ağladım.Belki gündüzleri ondandır inadına kocaman gülüşüm.Dünyaya inat,dost görünen düşmanlara inat.#ibs2015 nasıl mı geçti ??? Duygusal geçti desem.Çünkü ben hiç kimsenin önüne atlamadım.Kimseye broşür dağıtmadım.Ben yine tütü giyip bildiğim işi yaptım.Sadece eğlendim ve eğlendirdim.Hiç hırs yapmadım.Sonunu hiç düşünmedim istemezse tek öğrenci o fuardan geri gelmesin okula asla takmadım.Zaten bu amaçla gittim.Çocukları sevdim,anneleri öptüm.Yine çok sevdim ama bu sefer sevildim.Kimse beni itmedi.Ben söylemeden onlar sordu okulumuzu.Benim için #ibsfuar harikaydı.Şükür allahıma dedim.Siz görmediniz belki ama ben her ritim atölyesini doldurduğunuzda sahneden size bakarken ağladım..İçim doldu taştı gururdan.Size söz veriyorum,buraya yazıyorum.Ben hiç değişmiycem.Her zaman herkesi sevicem.Hep çalışıcam çünkü en büyük yarışım,en büyük kavgam kendimle.Allah hepinizden razı olsun.İyiki varsınız.İnşallah daha başarılı olacağım günlerede şahüt ve destek olursunuz.Hayırlısı allahtan diyelim.Yürü ya kulum meselesi biz de biraz emekle ya Ahu diye işliyor.Sevgilerimle #muzisyenanne

Beethoven 245. doğumgünü

Google, Alman klasik müzik bestecisi Ludwig van Beethoven'ın doğum gününü, 5. Senfoni'den kısa bir bölümün de yer aldığı özel bir logo ile kutladı.

İnternet kullanıcıları, Google ana sayfasında Beethoven'ın 245. doğum gününe özel hazırlanan "doodle" ile karşılaşıyor.

Dünyaca ünlü besteci, 17 Aralık 1770'te Bonn'da doğdu. Piyano eğitiminde çok sert ve acımasız davranan babası, Beethoven'ın ilk müzik öğretmeni oldu. 

Ailesinin geçimine katkıda bulunmak için kilisede piyano çalarak çalışmaya başlayan Beethoven, 1787'de Klasik Batı Müziği'nde döneminin etkili ve üretken bestekarlarından Wolfgang Amadeus Mozart ile çalışmak üzere Viyana'ya gitti. 

Mozart ile bir süre çalışan besteci, annesinin hastalığı nedeniyle Bonn'a döndü. Annesinin ölümünün ardından 1792'de Viyana'ya giden Beethoven, Mozart'ın hayatını kaybettiğini öğrendi. Aynı yıl, ünlü besteci Joseph Haydn'ın yanında çalışmaya başladı. 

Tüm kardeşleri de kendisi gibi engelli olan Beethoven, ilk başlarda piyanist olarak adını duyurdu. Ünlü besteci daha sonra, yaptığı bestelerle klasik müzikte 19. yüzyılın sonuna kadar, yaşayan tüm müzisyenleri etkiledi.

Dokuz senfonisi, beş piyano konçertosu, bir keman konçertosu, bir piyano, keman ve çello için üçlü konçerto, otuz iki piyano sonatı ve birçok oda müziği eseri bulunan Beethoven, sadece bir opera besteledi. İlk senfonisini 1800'de yapan bestecinin, en bilinen eseri 9. senfonidir.

Yaşamı boyunca sağlık problemleri çeken Beethoven, 1801'de işitme sorunları yaşamaya başladı ve 1817'de tamamen sağır oldu. Duyma engeli müzik yaşamını hiçbir şekilde etkilemeyen başarılı besteci, 9. senfoniyi bu dönemde besteledi.

Beethoven, 26 Mart 1827'de hayatını kaybetti. Dünyaca ünlü bir besteci olarak siroz hastalığı nedeniyle vefat eden Beethoven'ın cenazesine binlerce insan katıldı.

28 Kasım 2015 Cumartesi

Big Brother Türkiye Seçmeleri

Çok istedim orda olmayı.Belki 34 yıllık hayatımda hiçbirşeyi bu kadar candan istemedim.Günlerce gecelerce dua ettim.Hatta 3. Elemeyi geçince annemle babama söyledim.Babam girersen o eve beni unut bile dedi.Eşini ,çocupunu bırakma,işinin başından ayrılma dedi haklı olarak.Düşünsenize ben @bigbrotherturk a giricem.Bi bakıcam babam reddetmiş,kocam terk etmiş,okul batmış 🙊🙊 Müge Anlı bana kucak açmış.🙈🙈Haziran ayında başvuru yaptım.Temmuz sonunda ilk elemedeydim.Bebek #EndemolTurkiye ofisi..Yüzlerce kız ,erkek sayfalarca doldurulan formlar.Ve karşımda Pelin Akat.Soru şu.Ahu hanım siz yokken okul ne olacak,kızınıza  kim bakacak ?Bu benim hayaliö,hayatımda yapacağım en büyük bencillik dedim.1 hafta bile olsa o evde kalmak benim hayalimdi.Ne parası,ne pulundayım.Neredeyse isteseler üste para vericem.Ağustos ayı sonunda bi telefon geldi çeyrek finale kalmışız.Ben şoka girdim.Açtım camı çığlık attım.Dedim ya çok istedim.Gerekli tüm evraklarımı tamamladım.Sonra 17 Eylül günü ilk elemeye gittik.Gittik dedim.Çünkü tabiki bu hayattaki en büyük desteğim canım kocam benim o yarışmaya girmem için bana en büyük desteği verdi.Elemeye gelirken yeteneğiniz olan enstrumanı getirin demişlerdi.Bilin bakalım biz kocamla ne götürdük? Piyano tabiki :) Evet yanlış okumadınız saolsun kocam beni kırmadı ve söktük piyanoyu yarışmaya götürdük.Yarışma yetkilileri bile dalga geçti.Değer inşallah dediler bu kadar emeğe.Piyanoyu otelin arka kapısından sokmamız gerekiyomuş, bize bilgi verilmeyince bavul gibi soktuk ana kapıdan 😂😂 Tabi kavga kıyamet yetkililerle kapıştık.Ama girdik.Jüri bile şaşırdı piyanoyu görünce ama benimki emeğe saygıydı.Hayallerime bir adım yaklaşmaktı.Sonra performans elemesi vardı.Bir parkurda koştuk vs ben düz yolda kafa üstü düştüm 😂😂 100 üzerinden 35 almışım.Ama ona rağmen 3. Elemeye seçildim ve hatta 4. Elemeye bile kaldım.30.000 de son 50 gibi bir sayıya girdim.Ve bu gece gözlerimde ufaktan bir nem ve üzüntüyle izledim.Beni bu kiloyla ,düz yolda koşamazken almazlarsı tabi ama ben de komiktim neşe olurdum o eve.Ama dedim ya hayaldi.Çok üzüldüm hem de çok.Aylardır bir hayalim var ama olmadı diye dertlendiğim konu buydu.#BigBrotherTürk

10 Eylül 2015 Perşembe

Pamukkale'de Polat aqua park skandalı!! !!!



Değerli anneler selam..
Biliyorsunuz geçen haftasonu biz Denizli'ye Keşkek Şölenine gittik.Datça'da anneanne yazlığında kalan lalişi almak içinde bahaneydi..
     1 gece Pamukkale'de kalacaktık.Yıllar önce gittiğimiz Herakles otelde babam yer ayırtmıştı..Otel çok eskimişti..Daha kapının girişinden yerdeki mermerinde kayıp Lal düştü..Uyardık ama kimse kılını kıpırdatmadı..Neyse Lal hanım su kaydıraklarını görmüş otele gelirken.Tabiki bütün gün tek konumuz buydu.Hadi bakalım sıkıyorsa götürme :)))
    Yol üzerinde otele en yakın bikaç aqua park içerisinden en berbat olanını seçip girmişiz..Giriş kişi başı 45 tl..Çocuktan almadılar..Saolsunlar kim onlardan indirim istediyse bize indirim yaptılar 40 tl ye girdik..Levent hiç sevmez kaydırak falan..Hoop kaldımı tüm yük yine anneye..Aldım Lal'i en kolay görünen bir kaydırağa tırmanmaya başladık.Kaydırakların başında ne bir görevli var,ne de çocukların düştüğü yerde bir cankurtaran..Merdivenler delik deşik,paslı çiviler çıkmış.Ayaklar dezenfekte olsun diye basılan su da terlikler yüzüyor..Görür görmez çıkmak istedim ama babamız güneşin altında mayışmış yerinden kalmak istemediği için buradan çıkarsak otele döneriz dedi.Bu tehditle Lal çıkmayalım anne diye ağlayınca gün bana zindan oldu..Aman çocuk düşmesin,aman ayağı tahtaya girmesin derken babamıza rica ettim 10 dakikalık Lal'i sen kaydırır mısın diye ? Babamız ,ilk  kaydıkları kaydırakta alabora olup aşağıya indiklerinde Lal'in kafası şiş,yanağı mor olunca  ilk ve son kez babayla kaymış oldu.Çocuk havuzundan niye kaymıyorsunuz derseniz çocuk havuzu Lal'in ayak bileğine gelecek kadar sığ.Allah korusun kalçasını kırar çocuk.Yine de heves etti kayıcam dedi.Babası aşağıda bekledi.Kaydırağın açısı o kadar hatalıki çocuk kaydırağın ortasında havalandı,aklım çıkıyor sandım.Allahtan babası yakaladı.Kaydırakların sonundaki havuz çok dar ve insanlar tepeleme birbirinin üzerine düşüyor..Normalde bir can kurtaran hep havuzda bekler .Havuza düşeni kenara alır hemen.Arkadan gelen çarpmasın diye.Ben herşeyin resmini çektim..Çok söylendim.Görevliler telaşlandı.Ama sonra, aman ya istediğin yere şikayet et  bile dediler.Bugün hasar aldı vs dediler.Yuhh yani çocuk kandırıyorlar....Hatta uyuz bi kadın aman amma söylendin, tek çocuk sende var sanki dedi.Yazıklar olsun böyle annelere..Birlik olup şikayet edileceğine bana söylendi.
     Burası Polat aqupark diye geçiyor.Pamukkale Polat Otel'in içinde.Eminim ruhsatı da  yoktur.Ben bu işin peşini bırakmıycam.Resimleri görünce siz de bana hak vereceksiniz eminim..
  
Sevgilerimle Müzisyenanne..
















5 Eylül 2015 Cumartesi

HER ÇOCUK ENSTRUMAN EĞİTİMİ ALMAK ZORUNDA MI ?


HER ÇOCUK ENSTRUMAN ÇALMAK ZORUNDA MI ???
      Okulların açılmasına az bir zaman kaldıkça okulumuzun telefonları daha bir sık çalmaya başladı.
       Öncelikle kimse kusura bakmasın artık günümüzde telefonla konuşma adabının iyice gerilediğne şahit oluyorum.
     Geçen gün -Etiler Müzik Okulu iyi günler diye   açtığım bir telefona karşıdan cevap olarak daha merhaba demeden şu ses geldi.
"Kaç para ?? "
    -Ne kaç para hanımefendi ?Okul kaç para" 
Ben tabiki ders ücretlerini sormaya çalıştığının farkındayım ancak bu uslup bana hiç uygun olmadığı ve bu tarz birinin bizim okulumuzda veli olduğu zamanlarda başka velilerede kaba davranabilme ihtimalini ortadan kaldırmak için aynen şu cevabı verdim.
"OKULU SATMIYORUZ TEŞEKKÜRLER" diyerek kibarca kapadım telefonu.
      %95 oranında annelerin telefon görüşmelerini yaptığı anlarda ,eğer öğrenci enstruman çalabilme yaşındaysa ilk cümle şöyle başlıyor.
   " Merhabalar benim oğlum (kızım) keman çalsın istiyorum."
       Benim de cevabım aynen şu oluyor. 
" Peki çocuğunuz keman çalmak istiyor mu ? "
   Bu o kadar önemli bir soru ki..
Aklı başında her müzik okulu sahibi eminim bu soruyu soruyordur.Çocuklar 4 yaşından itibaren ufak oyunlarla,onların yaşına uygun yöntemlerle piyano dersi almaya başlıyabilir.En azından biz başlatabiliyoruz ve başarılıda oluyoruz.Ancak gitar,keman derslerine 6 yaş ve üzeri çocukları kabul edebiliyoruz.
     Mesela bir anne tuttu elinden geldi çocuğu ile müzik okuluna.Ben anneden önce çocuğa soruyorum hayalinde çalmak istediği enstrumanı.İlk tercih çocuğun son karar kurumundur.Yani en azından biz de öyle.Ücretsiz bir deneme dersi yapıp onun hayalindeki enstrumanın yaşına,fiziki yapısına,eline uygun olup olmadığını kontrol ediyoruz.Eğer zorlanacağını hissettiysek ona uygun olabilecek enstrumanı biz öneriyor ve deniyoruz.Çünkü sırf o anda kayıt almak için çocuğun istediği enstrumana hiç uygun olmadığı halde kayıt almak,ileride zorlanarak yaşayacağı başarısızlık hissi ile müzikten nefret etmesine sebep olacaktır..
       Bir de şu seçenek var.Acaba sizin çocuğunuz müzik eğitimi almak istiyor mu ? Yoksa siz çocukken yapamadığınız şeyleri çocuğunuza mı yaptırmaya çalışıyorsunuz??
   Çoğu anne veya babanın eskiden ailesinin ona aldırdığı zoraki piyano derslerinden kalan kötü anıları var.Ya da tam tersi gençliklerinde onların ailesi ders aldırmamış ve onlar çocuklarına her şeyi vermeye çalışıyorlar.Aslında bu bir iyilik değil.Her çocuk enstruman çalmak zorunda değil.Örnek : Benim kızım asla sevmedi enstruman çalmayı.Ben de zorlamıycam.Evet müzik eğitimi beyin ve kişisel gelişim için çok önemli.Ancak benim fikrimi sorarsanız çocuklarımızın gelişimlerine katkısı olacak eğitimleri mutlu ve huzurlu almaları daha önemli..
      Özet olarak çocukların hayatlarına ipotek koymayalım.Onları dinleyelim.Güvenelim.Ve lütfen telefonda fiyat araştırmasına girdiğiniz kadar,kurumların eğitmenlerini,vicdanlarını çocuklarınıza ne kadar sevgi ile yaklaşacaklarınıda araştırmanızı tavsiye ederim.
   Sevgilerimle Etiler Müzik Okulu Kurucusu & Piyano Öğretmeni Ahu KAHRAMAN YILDIRIM @muzisyenanne 
         

30 Ağustos 2015 Pazar

İstanbul'da Turist Olmak..

Madem tatile gidemiyoruz,madem çalışmadığımız son 2 pazar..İstanbul'da turist olmak isimli birgün.Kafa dengi çok sevdiğimiz karı kocalardan @goksemin ve Burak çifti ile Sabah 10 da @emelinbahcesi isimli mekanda kahvaltıyla başladı gün..Ancak ig de görüldüğü kadar cezbedici biryer değilmiş.Bir otele yancı, isminin hakkını verecek bir bahçesi olmayan ve hizmet kalitesinin çok zayıf olduğu bir yerdi.4 kişiye serpe kahvaltıda 4 yuvarlak dilim salatalık geldi 😂😂 Bu bahçe serpme kahvaltıymış..Az serpmişler 😂😂Hayalimde börekler vs vardı  ama tost ve simit dışında bişey yok.Onlarada ekstra alıyorlar.Azıcık yandan deniz manzarası dışında manzarada yok.Ayrıca insan Emel'in bahçesi deyince nedense bi Emel hnm falan karşılayacak sanıyor.Ya da en azından bir kibar işletmeci..Ama nerde yaz tatilinde ustanın yanına çocuğunu verenler misali minicik çocukları garson yapmışlar.Kıyıpta çocuklara şikayetimizi bile söyliyemedik hatta dayanamayıp arkadaşımızın mutfağa daldığı anlar bile oldu..Ama bizim arkadaş çok keyifliydiki yinede mutsuz olmadım.Normalde herşeye söylenen surat asan bir tipimdir.Bu arada Bahçe Serpme kahvaltı kişi başı 25 tl.
     Ve sonrası ne zamandır gitmeyi istediğim Suma Beach..Buraya giriş kişi başı 40 tl.Kk geçmiyor diyorlar ama inat edin.Bizi kazıkladılar ,arkadaşlarımız kartla ödemiş...Çantanızı yiyecek içecek var mı diye bomba arar gibi arıyolar.İçerisi tam bir Disko..Gençler ellerde içkiler güneşin altnda zıplıyor..Gözleme kuyruğuna girmeyin yaşlanırsınız.Gözleme 15 tl.Ayran yok.Minik su 3 tl.Biraz 33 lük 15 tl.Alkollü kokteyller 40 tl..İbiza'ya hiç gitmedim ama Burak gitmiş ve resmen aynısı diyor.İstanbul'da bu derece modern bir ortam çok hoşuma gitsede gençler biraz abartmış artık.Hiç kafası ayık yok.Bence alkolün dışında bir kafadalar siz anlayın..Denize girelim dedik o kısmı çok daha komik.Geri plandaki İbiza yerine kumburgaz sahiline bırakıyor.Kumdan kaleler,kendini kuma gömmüş amcalar,boklu çocuk bezleri,elbiselerle suda zıplayan tüm iç çamaşırları belli teyzeler..Su dize doğrı gittikçe deve güreşi,voleybol..Dubaları geçince top yerini kızı birbirine atan gençler..Yüzmeyi denedim yemin ederim insanlar öcü gibi baktı bana..Burada suda zıplanıyormuş 😂😂Ben inatla açıklara doğru yüzdüm.Yüzmez olaydım da öpüşen yaşlı amcaları görmeyeydim.Aniden hızla karaya yüzdüm.Ama size bişey söyliycem bu plajda bayanlar çok güvende.Kimse kızlara asılmıyor,yan gözle bakmıyor.Çünkü buradaki erkeklerin %90 tercihi bayan değil 😂😂😛 Sevgilerimle #muzisyenanne #turist#kilyossahil#sumabeach#blog

18 Ağustos 2015 Salı

Şok Market 'e gidip şoka girmek !!!


Hepsi iyi marka ,fabrikadan halka diyorsunuz ama koca markette poşet kalmadı diyebiliyorsunuz.
      Bugün Etiler Zeytinoğlu caddesi üzerinde olan şok markete gittim..Şok marketler ve bim tarzı yerlerde genelde halk yüklü alışveriş yapmaz,kasalar seri ilerler..
      Ben yüklü alışveriş yapacağımı ,ek kasa var mı arkada kuyruk oluşturup kimseyi mağdur etmek istemediğimi söyledim..Onlarda ek kasa açabilceklerini söyledi.Uyum içerisinde alışverişe başladık..Önce market arabası vermediler.İnatla istedim içerden getirdiler.Maşallah bizim türk halkıda vur kafasına al lokmasını türünden.Hiç kimse neden market arabası yok burada demiyor.Neyse ben dedim bana içerden getirdiler.Başladım elimdeki upuzun listeyi arabaya doldurmaya.Ev alışverişini yapan bayanlar bilir en zor kısmı sebze,meyve reyonudur.Aman taze olsun,aman ezik,çürük olmasın..Tek tek seç poşetler vs.Dünyanın zamanı geçer orada.Nesye bu kısmı epey uzun bür sürede aştım.Çünkü bizim evimizle işimiz ay ı binada oldupu için personel yemekleride evde pişiyor.Haftada 6 gün günde 3 öğün en az 7 kişilik yemek ne demek ,nasıl bir alışveriş gerektirir tahmin edebilirsiniz herhalde..
        Neyse efendim sebze meyve bitince diğer yoğurt ,yumurta vs vs vs ...1. Araba doldu.2. Arabayı bulamadıklarıniçin sepetle devam ettim.Evet yanlış duymadınız 2. Araba yok.Açıklama aynen şu şekilde oldu."Market arabalarımızı müşteriler götürdü" Ohannes !!! Ne demek müşteriler götürdü.Hadi onlar götürdü,sizin aklınız nerede !! Hadi aklınız bir karış havada çaldırdınız.Neden yenisini getirmiyorsunuz.Ceza mı veriyorsunuz aklınız sıra. Neyse ben bunları sorgulamadım orada.Amacım seri bi şekilde alışverişi bitimek i,işe geri dönmek.Bu arada Zentinoğlu Caddesi solaryumcunun yanındaki şok markete sakın ama sakın gitmeyin.3-5 fazla ürün koyacağız diye rafların arası o kadar darki ,çok afedersin benden 10 kilo fazlası olan bir bayan girse,2 reyon arasında poposu sıkışır...
     Ay hala sinirimi alamıyorum..Neyse ben inatla alışverişe devam ettim..1 market arabam tepeleme dolu,1 adette çek çek şeklinde araba tepeleme doldu..Ek kasa açtırdım başladım kasaya dizmeye.
       Her markette olduğu üzere kasiyere yalvaran gözlerle büyük torba alabilir miyim ??? sorusunu sordum.Ulan zaten ben bu kasiyerleri anlamıyorum.Sanırsın çeyizine koyacak poşetten asla ayrılamıyor.Belliki 2 arabalık malzeme var.Ver işte 5-10 poşet ne her seferinde istetiyosun di mi ??? Neyse efendim kasiyer bana verdi cücük gibi minicik poşet..
-Yok dedim büyük istiyorum.
  "Yok hanımefendi başka poletimiz"
- Anlamadım şaka mı bu ?
  "Hayır kalmadı başka poşet.
Bu arada ben kasadan geçenleri dolduruyorum.Ama 2 makarna ile poşet doluyor düşünün,poşet o kadar ufak.Ben sabırla hem söylenip hem doldurmaya başladım.
-Kardeşim ben size girişte yüklü alışveriş yapıcam dedim.Desenize poşetimiz yok diye.
(Kasiyer bön bön bakıyor.Bi yandan hala inatla ittir kaktır kasana malzeme geçirmeye çalışıyor)
Torbalar o kadar ufak ve dandik ki 2 makarna bir ketçap koyunca yırtılıyor.
     Daha 1. Arabanın yarısına gelmemişken oldu mu kasanın önünde tam 20 poşet.Bu şu demek oluyor benim tüm alışverişim bittiğinde 90 poşetle falan arabaya bineceğim..
      -Yetkili çağırır mısınız dedim.
"Benim dedi kasiyer"
-Yetkiniz nedir dedim..
"Mağaza Yetkilisi yardımcısıyım" dedi 😂😂😂
 Arkadaş ne ala memleket.3 kişilik markette Yetkili var ,o yetmiyor yetkili yardımcısı var.Eh canım ülkeme yakışır.
Yetkilinin telefonunu verin dedim o da yok.
Ve insana en çok koyanda ben bu kadar sinir krizi geçirirken yetkili yardımcısı kasiyerin beni hiçbir şekilde ciddiye almaması oldu.Arkadaş adam son sürat ürünleri kasadan geçirmeye devam edince kafamın tadı attı.Almıyorum hiç birini kalsın dedim.Ben o kadar sebze paketleme mesaime acıdım,kasadakiler onca ürünü kasada ve arabalarda bırakmamın şokunu yaşadı..
      Al sana Şok ..Ahh bir Gülben Ergen çıksa maskesini çıkarıp diye bekledimm bi yerden...Şok şok şok..
     Çıkar çıkmaz hemen müşteri hizmetlerine mağazayı şikayet ettim..Telefonumu aldılar..
      Akşam 20.18 de cevapsız vardı..Hani bir ailenin eve gelmiş ve yemek masaında olabilme ihtimali en yüksek saatte..
     21.00 de tekrar aradılar..Yahu özrü kabahatlerinden beter..Kasiyerleri uyardık kusura bakmayın.Hem benim zamanımı çaldınız.Hiçbir ihtiyacımı alamadım.Gece 20.30 da arıyorsun bi pardon de..Benim sizden gelecek bir hediye çekine çok şükür ihtiyacım yok ama insanın gönlünü alabilecek bir yönteminiz olmalıydı..
     Yine de teşekkür ederim.Ama başıma gelenleri paylaşmak diğer vakti dar anneler için boynumun borcuydu..
     
    Umarım her köşe başında bir market açana kadar,açtığınız şubeleri düzgün kontrol edersiniz.
      Sevgilerimle Muzisyenanne :) 

17 Ağustos 2015 Pazartesi

17-08-1999 dan bana kalanlar..


Bu resim beni kahrediyor.O zamanlar depremin acısını değil korkusunu hissetmiş bir gençtim.Şimdi anne olarak için acıyor.17-08-1999 saat 02.45 civarıydı..Ehliyetimi alalı 2 ay olmuş..Yaş 18 ..O zaman en büyük acıyı aşk acısı olarak bilmişiz.Başımda kavak yelleri..Annem arabayı verir mi ?Ben ehliyet aldım şurda 3-5 tur atsam keşke gibisinden garip dertlerim var..Dersleri hepten sermişim,piyano deseniz bir masadan farksız benim için üstü eşya dolu 😂😂 Evet 1999 benim için isyan yılıydı.Çok ama çok mutsuzdum.İyi giyinmeyi marka giyinmek bellemiş varımı yoğumu lacoste mağazasında harcıyordum.Tiki arkadaşlarım vardı.Cadde kızı denilen salak kızlar topluluğunun kenarından içlerine girmiş bağdat caddesinde bi ileri iki geri yürümek en büyük sosyal aktivitemdi.Oysaki konservatuvarda değil marka giyinmek,aynı renk uyumuyla giyinen arkadaşım bile yoktu.Ben bu ikilem arasında gidip gelirken y kafam bişeye kızmış oda dön sağa dön sola derken,önce inanılmaz bir gürültü geldi kulağıma.Yuh dedim bu saatte insan kamyonla sokağa dalar mı ? Cama gidip bakacaktımki birden yer ayağımdan kaydı.Hiç anlıyamadım başta,sonra birden karşı apartmanın sağa soşa yattığını gördüm.Derken güm diye kos koca piyanom devrildi.Üstünde duran minik balığımda yerle bir oldu.Hemen koridora kaçtım.Annem şoktaydı..Babam kız kardeşimi aldı geldi.O saolsun top patlasa uyanmaz yine uyanmamıştı.Koridorda dualar ettim.Öyle sesler geliyorsu ki evden kesin yıkılıyoruz dedim.Evde kırılmadık tabak,çanak biblo kalmamıştı.45 saniye 45 dakika gelir mi insana geldi.Elektriklerimiz gitmeden hemen kırılan balığı bir bardağa koyduk.Piyanoyu kaldırdık,kuşumuzu aldık..Herken çantasına 3-5 parça kıyafet alsın dedi babam..Hızla evi terk ettik.Maltepe sahil savaş alanı gibiydi.Ters yönlere girenler,bornozla sokağa fırlayanlar.Bu arada ertesi sabah benim çantamdan epey lacoste kazak çıktı.Hem de kışlık.Millet can dersinde ben ev yıkılırsa kazaklarımı bari kurtarayım diye onları almışım.Kafasız gençlik işte..Bu arada biz korkudan aylarca evde yatamadık annem 10 kg verdi.Bazı geceler evde kalmaya gelirdik ben annemden izin alır arabanın içinde yatardım.Pijama ile araba mı kaçırmışım? Yok artık 🙈🙉🙊
      Tabiki olay bu kadar komik değil..Sadece ben hatırlamak istediğim tarafını hatırlıyorum.Çünkü günlerce ambulans sesi kulaklarımdan gitmedi..Her haberde her telefonda bir ölümle yıkıldık.
     Ben bu depremde şunu öğrendim ki öyle hava çok sıcak va deyip çıplak vs yatmamak gerekiyor..Hala banyo da keyif yapamam hemen yıkanır çıkarım...Yatmadan baş ucumda hep suyum olur.Acik biley olsa hangi çantamınalıp çıkacağımı hep bilirim.Ama bunları o telaşla yapabilir miyim bilmiyorum.Yine de allah korusun herkesin yuvasını.İstanbul'da deprem olsa canlı çıkmak ölmekten daha acı verecek eminim.Hayat ne olur,nasıl bu şehir toplanır bilemem..

4 Ağustos 2015 Salı

Hayallerim var..YA TUTARSA ???


#blog Dün çok tatlı,kariyerinde bu kadar iyi bir yer edinmişken hala daha kendini geliştirmeyi seven ,mütevazi,yaratıcı ,araştırmacı bir anne @niltakipte ile tanıştık biz..Bizi kulisinde kocaman gülüşüyle sardı,karşıladı ,projemizi dinledi..Okullarımıza uğrayacağını söyledi..
    Masal gibi bir konserdi.Çünkü Nil'in hayat masalını dinledik..15 yaşında elinde gitarı odasında şarkı söylesen bir kızın ,açık hava sahnesinde binlerce insana konser verme serüveni..
    Kimse farketmedi ama ben hem dinledim ,hem ağladım..Birgün ben de binlerce insana okullarımı kurma serüvenimi anlatıp,hep hayalini kurduğum stand up showlarımı yapıp hem piyano çalabilcek  miyim ?? Dim dik ve gururla hayata kafa tutabilecek miyim ?? Sahnede ki ekranda bi ara Nil'in yüzüne zum yaptılar ..Gözlerindeki ışıltıyı,ilk kez sahneye çıkmış gibi heyecanını ve yıllardır kendi çabasıyla yakaldığı başarıylas duyduğu gururu benim dışımda gören oldumu acaba ? 
   Kadın 15 yaşında hayaller kurmuş gelmiş açık hava da anlatıyor..Ben 34 yaşında açıkhavaya gitmişim ..Benim de hayallerim var ben de yetenekliyim..Çocuk programı yaptırsalar bana keşke ..Yok yok ben de kesin çıkıcam sahneye diyorum..Bin kere söylersem olur mu acaba ? Bana uyuz olanlar şimdi bunu okuyup poposuyla güler mi acaba  ? Ya Allah bana da yürü ya kulum der mi acaba ? Biri de benim elimden tutar mı acaba ? Ya da Allah bana akıl fikir verir mi acaba ??? 😂😂😂 Bunların hepsi olana kadar durmak yok.Yine de herşeye,herkese inat çalışmaya devam..Bugün olmazsa belki bir gün..Huzur,sağlık,mutluluk bizlerle olsun..Kötü ,kem gözlü insanlar bizden uzak,güzel gözler ,iyi kalplar yanımızda dursun..Ay yazıyı bi bitiremedim bu da son cümlem olsun 😂😂 İyi ki varsınız.Sevgilerimle #instablogger#muzisyenanne #tek#çaresi#çalışmak#olan#annelere#gelsin#3agustosnilkaraibrahimgilkonseri 

1 Temmuz 2015 Çarşamba

ANI YAŞA ve AŞK'la YAP

#Blog..ANI YAŞA 🎹

Kenan Doğulu'nun yeni şarkısını dinlediniz mi ?? Aşk'la Yap ..Bu yaz benim şarkım ilan ediyorum kendisini..
  Dün eşim bana sürpriz yaptı ve en son sevgiliyken Bodrum antik tiyatro da izlediğimiz #kenandoğulu konserine götürdü beni..Konser başlamadan hemen eşime  yalvar yakar bir #selfie çaktım tabiki  sosyal medyaya :) Sevmiyor fazla resim çektirmeyi..Ama en çokta like ı onunla koyduğum resim alıyor 😂😂 Yer göstericiler insanları yerlerine oturtuyor bahşiş topluyor..Hatta yanımıza oturan kadının bozuğu yoktu çocuk inatla 100 tl bozdurdu getirdi kadına :) Ee hakları,öğrenci çocuklar belli ki oradan para kazanıyor.Bahşişi alıp gitti ama 15 dakika sonra yerin gerçek sahibi gelmese iyiyidi 😂😂 Kadın bahşişe mi yansın tekrar yerini arama derdine mi ? Çünkü açıkhava da merdivenlere de bilet satılıyor ve yerine oturdunmu ne aşağı ne yukarı inip çıkman mümkün değil..Aman sakın merdiven falan almayın büyük çile çekti oturanlar.
    Neyse efendim konser başladı ve ben hemen telefonuma yapıştım.Video ,kamera ,periscop ne varsa görev bilinci ile başladım çekime 😛Bi baktım eşimin suratı beş karış.Ne oldu dedim "Anı Yaşa" bi kerede bırak elaleme bak ben ne eğlendimi gösterme telaşını dedi..Önce o kızdı diye telefonu attım çantaya.Sonra düşündüm valla haklı.Ben video çekerken eğlenmeyi kaçırıyorum..3,5 saat süren müthiş bir konser izledik ,dans ettik,bağırdık,ağladık..Ağladım çünkü 10 yaşında dinlediğim şarkıları eşimle dinlemek çok tuhaf geldi.Belki konserin % 50 si 19-20 yaş grubuydu ve onlar daha doğmamıştı bile biz o şarkıları dinlerken.
    Kurşun Asker sormazki konservatuvarda piyano da çalardık.Müdür yakalamasın diye kapıda nöbet tutardık.Ee nede olsa klasik müzik eğitimi alıyoruz 😂
     Konser tam sorunsuz bitiyor derken tabiki kafaya takacak 1-2 şey buldum..Öncelikle bir sanatçıyı izliyorsunuz .Otoparktan önce çıkıcam telaşı ile konser bitmeden alanı boşaltan koltuklara kızdım.Adam sahneden inip bis yapılınca geri geldi açıkhava bomboş..Ama dedi ki trafik derdine takılmayıp kalanlar için söylüyorum ve yarım saat daha sahnede kaldı..
    Açıkhava bile olsa sigara içme yasağı olması harikaydı. Yasağı delmeye çalışanlar tarafımdan delindi :)
  

9 Haziran 2015 Salı

Adım Adım Nedir ?

4 Haziran Perşembe günü güzel arkadaşımın rüya gibi etkinlik merkezi olan Hassasanne Etkinlik merkezin de Adım Adım Büyüyoruz ekibinin harika bir tanıtımı ve brunch bizleri bekliyorudu..

     Çocuklar koca bahçenin keyfini çıkarırken annelerde Mikado yayınlarının hazırladığı bu seti tanıma fırsatı buldu.
   Bazı anneler öncede kullanmış memnun kalmış,bazı annelerin konuyla ilgili bazı eleştirileri vardı.Ama gayet verimli ve yapıcı bir lansman oldu..
    Biz şimdiye kadar hiç aktivite kutusu kullanmadık kızımla.Adım adım bize giderken kızımın yaşına uygun bir aktivite kutusu verdi.İçi dolu dolu ve diğer aktivite kutularına göre kitapla birlikte anlatılan konuyu destekleyici materyaller içeriyor.Açar açmaz oyuna yönlendirmiyor.
       Daha ayrıntılı bilgi için sizin için ekte bülteni de paylaşıyorum..

Adım Adım Nedir?

Bugüne kadar 500.000’in üzerinde gönderi ile onbinlerce ailenin eşsiz kaynağı olan Adım Adım; 9-48 ay arası çocukların aylık gelişimlerine özel, uzman pedagog ve psikologlarca hazırlanmış, kitap üzerinde aktivite yapılabilen ilk ve tek rehberdir.

Adım Adım’ın İçeriğinde Neler Var?

Adım Adım’ın her ayki gelişim seti içerisinde; çocuklarınayına göre zihinsel, motor, duygusal/sosyal ve dil gelişimin gösteren “aylık gelişim tablosu”, bu gelişim alanlarını destekleyen aktiviteler ve aktivitelerin günlük hayata uygulama önerilerini içeren benzersiz İnteraktif Aktivite Kitabı bulunmaktadır. Her sayfası farklı aktivitelerden oluşmakta ve sayfanın yan tarafında ebeveyne bu aktivitelerin nasıl uygulanacağını bilgilendirilmektedir. Bunun yanı sıra aktivitelerde ihtiyaç duyulacak tüm tüm yardımcı materyallerde setin içerisinde bulunmaktadır. Ayrıca çocuklar için özel hazırlanmış müziklerçocuk kitapları/ebeveyn kitapları ve ebeveyne özel makaleler de setin içerisinden çıkar.

Adım Adım’ın Faydaları Nelerdir?

Adım Adım, çocukların zihinsel, dil, motor, duygusal/sosyal gelişimini destekleme ve ay ay takip etme imkanı sunar. Ebeveyne rehberlik eder. Çocuk ile ebeveynin kaliteli zaman geçirmesini ve ilişkilerinin kuvvetlenmesini sağlar. Çocukların hayal gücünü genişletir.

Adım Adım’ı Kimler Hazırladı?

Feriha Şenkaya DİLDAR (Pedagog, MS) önderliğindeki PSİ Aile ve Çocuk Merkezi uzmanları tarafından hazırlanmıştır.

Adım Adım’ı Diğer Materyallerden Ayıranlar Nelerdir?

Adım Adım sadece bir kitap ya da oyuncak ya da etkinlik materyali değil. Adım Adım çocukların eğlenceli eğitimi ve planlı gelişimini sağlayan eşsiz bir rehberdir.                      Uzman bir ekip tarafından bilimsel gerçekler ışığında hazırlanmaktadır.                               Çocukların gelişimini AY AY takip etme imkanı sunar.                                                                Motor gelişiminin yanı sıra dil, zihinsel, sosyal/duygusal gelişimi de destekler.                           Sadece çocuklar için değildir, aynı zamanda ebeveynler içindir. Ebeveyni çocuklarını nasıl geliştireceği konusunda bilgilendirir, bilinçlendirir.

 

Adım Adım’ı www.adimadim.com sitesinden ya da 0850 325 51 11 no’lu çağrı merkezinden arayarak satın alabilir, siz de çocuğunuzun gelişiminde fark yaratabilirsiniz. Eğer Adım Adım annesi iseniz, şimdi size özel bir kampanya var. www.adimadim.com sitesi üzerinden ya da 0850 325 51 11no’lu çağrı merkezini arayarak 2 arkadaşınızı önerin, bu iki arkadaşınızın Adım Adım ailesine katılsın, siz de hemen 1 aylık Adım Adım Gelişim Seti kazanın.




5 Haziran 2015 Cuma

Cep Telefonu Yazan Bileklik

Kızım için son zamanlarda aldığım en faydalı aksesuarı sizlere tanıtmak istiyorum..Cep telefonu yazan el emeği göz nuru bileklik..Malum havalar düzeliyor.Çocuklarımız parklara,bahçelerde oynuyorlar bizim gibi tüm yaz çalışacak ailelerin çocukları anneanne ,babaanne yazlıklarına doğru yola çıkacaklar.. @bohemaksesuar ın kurucusu arkadaşım @bohemother Amine harika bir buluşu  bu bileklik..Bizim kız her ne kadar parkta,vapurda her yerde Etiler Müzik Okulunda oturuyoruz diye sürekli sorulmadan adres verse bile, annesinin cep numarasını henüz tam ezbere bilmiyor..Amine satarken allah muhtaç etmesin diye ekliyor her zaman ..Yine de önlem almakta fayda var diyerek ben bir tane sipariş ettim.Eft yaptıktan 1 hafta sonra elinizde oluyor bileklik..Ben pek organik konusunda takıntılı olmasam bile tasarımcımız tüm boncukları çocukların tenine zarar vermeyecek ,boyası akmayacak türünden seçerek yapıyor.Bu konuya önem veren tüm annelerinde içi rahat olsun..Ve  sadece çocuklar için değil kendisini tahat ifade edemeyen yaşlılar kaybolursa onların bir yakının iletişim bilgisi,kan grubunu unutan yetişkinler ve bayıldığı zaman bilinmesi gerekilen bir hastalığı olan herkes istediği şeyi yazdırabiliyormuş.Tekrar emeğine,buluşuna sağlık arkadaşım ve tabiki dediğin gibi Allah muhtaç etmesin.. #annetavsiyesi

1 Haziran 2015 Pazartesi

Büyük hayyallerin altında küçük kalmak.


Bir garip heveslerin peşinde ...
Çalışmak istemiyorum arkadaş..

Kesin karar verdim evimde oturup çocuk bakıp,akşama yemek hazırlayıp akşam kocamı karşılamak istiyorum..Haaa bu arada bakıcımı da olsun istediğim zaman eşimle ve arkadaşlarımla gezebileyim de istiyorum..Tabi gezerken istediğim yerde yiyip içeyim..İstediğim beğendiğim şeyleri satın alayım da istiyorum..

    Şu anda ciddi bir bunalımın eşiğindeyim..Bahçeli çiçekli kuş sesleri içinde bir evim olsa tek başıma kalsam kimseyle konuşmasamm..
     Zor be arkadaş herkesin hayatı kendine zor..Oh be zengin koca buldu rahat etti diyenler de çok mu mutlu acaba..Vardır elbet bir dertleri..
     İşimi ilerletmek,tanıtmak herkes tarafından çok sevilen takdir edilen biri olmak istiyorum sürekli..Ama piyasa zor bazen  bazı insanlar boş beleş birden tanınırken bizim gibi poposunu yırtanlara ekmek yok bu hayatta..
  
     Arkadaş para parayı çekiyor..Zaten anadan ,babadan ,kocadan zengin olupta okul,mekan vs açanlar daha çabuk ilerliyor.Neden zaten mekan cirlopp..Bal dök yala..Ee ona göre de zengin bir çevre arkadaş grubu hazırda bekleyen müşterileri var..Hooop biz yine listenin altına itildik.
    Biz de ne var..Kredi borcu 100 yıllık dökük bir bina..Sürekli binayı adam etmeye çalışıp her sene tadilat masrafı..
    Ama biz de öyle bir yürek varki delikanlı.Savaşan pes etmeyen sürekli sıfırdan başlayabilen..
    Bizim okulumuzu 2 kere su bastı yinede pes etmedik..Karı koca birbirimize giriyoruz hergün..Ama kimseyi kırmadık.
     Ben de heves ediyorum bazen kermeslere,arkadaşlarımın gittiği kuaförlere gidiyorum..
     Geçen arkadaşımın devamlı gittiği bir kuaföre gittim..Çok memnundu o..Ama fiyatlarını sormak aklıma gelmedi..Saçlarım çok bakımsızdı sarısı solmuştu..
     Bakım, röfle ,kesim ,manikür,pedikür kaş ..Aman içerde ne ilgi ne ilgi..Tuvaletten çıkıyorsunuz havlu ile bekleyen garaon,masajlı saç yıkama koltuğu ,tostlar,çaylar derken kasada 950 tl hesap ..Üstelik arkadaş indirimliymişş.
   Ciddi anlamda bana çok zarar ziyan bir para geldi rengim benzim attı..Bir ailenin 1 aylık geçimine yakın..Evet ben şunu kabul etmeliyim henüz o lüks kermeslerde gezip alışveriş yapacak,bu tarz fiyatlarla saç yaptıracak  seviyeye gelmedim ..
     Hayat zor değil aslında Sanırım ben zamansız heveslerimle hayatı zorlaştırıyorum..
    Şükretmeyi bilmek,olduğun yere geldiğin seviyeye göre davranmak gerek bazen..
       Şu hayatta en büyük hayalim bir çocuk programı yapabilmek.Kimse bana gel kızım aa ne demek hemen hangi kanalı istersin demiycek..Ama bi ucundan başlamalı biri bana inanmalı..
    Bugün kandil.Duy sesimi Allah'ım önce sen bana inan güven bana bir el at.Sonra insanlara ben kendimi ispatlarım...
    Allah'a emanet olun..
 Sevgilerimle Müzisyenanne ...
Etiler Müzik Okulu 
Kurucu Müdür & Piyano Öğretmeni



25 Mayıs 2015 Pazartesi

Hassasanne Etkinlik Merkezi Açıldı

Biz geçen hafta Hassasanne Etkinlik Merkezinde hem açılışı kutladık hem de waternet su sistemleri kahvaltısı ile harika saatler geçirdik.Rekor bir katılım vardıı.Hemen hemen piyasada isim yapmış tüm blogger ve benim gibi hafiften çakma blogger denebilecek herkes oradaydı :)Eksiği yok fazlası bile vardı.

     Ece'yi size anlatmama gerek yok heralde, çünkü Türkiye'nin yarısı ona hayran..Yakından tanısanız daha çok seversiniz..Dünya iyisi,başarılı,temiz kalpli,vefalı tam bir dost..Kimsenin arkasından iş çevirmez,herkesin yardımına koşar..

    Şimdi destek olma sırası bizde..Öyle harika bir etkinlik merkezi kurmuşki ağzım açık kaldı.Hem içeride çalışan uzmanlar ,hem mekan İstanbul'da ki birçok merkezi sollar..Zaten hassasannemin samimiyetini kimse geçemez..

    Size kısaca merkezi şöyle anlatabilirim.
Türkiye’nin duyusal oyun merkezi Hassas Anne Etkinlik Merkezi’nde çocukların duyusal gelişimini desteklemeye çok önem veriyor.Bu nedenle ekipmanları  genellikle duyusal bütünleme tedavisinde kullanılan ürünler. Taktik diskler, nehir taşları, ve duyusal duvar duyusal gelişim için önemli. Merkezde  duyusal oyun ve ritim atölyeleri çok keyifli geçiyor.(Not : Bu ritim atölyesi kısmını benim okuluma yakın olsaydı valla duyurmazdım hahahah.)Çocuklar aileleriyle gelip merkezi saatlik olarak da kullanabiliyorlar. Merkezde  Montessori Aile bilinçlendirme seminerleri de oluyor. Montessori Eğitmeni ve öğretmen Gamze Baltalı (instagramda @kayrambuyurken) tam zamanlı olarak merkezin kadrosunda çalışmaktadır. 

Türkiye’de terapi yapılan merkezler dışındaki ilk duyusal oda (multi-sensory room) merkezde kurulmuş.Biz Lal prensesle çok eğlendik.Duyumarket.com duyusal oda tam donanımlı dünya çapında bir duyusal oda. Duyusal Oda otizmli ve gelişim geriliği olan çocukların tedavisinde kullanılıyor ama normal gelişim gösteren çocuklar hatta büyükler için de çok faydalı. Otizmli çocuklar Salı günleri 10-17 arasında duyusal odadan  ebeveynleri gözetiminde ücretsiz olarak yararlanabiliyorlar. Normalde bu odadnın terapi merkezlernde kullanımı oldukça pahalı. Böyle bir gün belirleyerek otizmli çocukların ailelerinin de birbirleriyle sosyalleşebilmelerini sağlamayı hedefliyorlar. Bu günlerde otizm üzerine çalışan uzmanlar bu ailelere ücretsiz seminerler verecekler. Merkezin sosyal sorumluluk projeleri artarak devam edecekmiş. Haftada bir ücretsiz seminer düzenlemeyi hedefliyorlar.

Instagram: @hassasanneetkinlikmerkezi @hassasannedukkan
İletişim: Hassas Anne Etkinlik Merkezi
                Çitlembik Mah. 9. Cad. No:13 Zekeriyaköy- Sarıyer
                02122027704  05331233833
 
 
Instagram: @waternetsu
Twitter: @waternetsu


                                         
 Bu arada kahvaltıya bizleri davet eden Waternet su arıtma sistemini Etiler Müzik Okulunda kullanıyoruz ve çok memnunuz.Sizlerede şiddetle tavsiye ederim.Suyun tadı harika.
Waternet Su Hizmetleri A.Ş., 2012 yılının sonunda sağlıklı yaşamın temel gerekliliklerinden biri olan sağlıklı suyu en güvenilir ve kolay şekilde tüketici ile buluşturmak amacıyla kurulmuştur. ‘Taze İçme Suyuna Ulaşmanın En Kolay Yolu’ ilkesini benimseyen ve Türkiye’de su arıtımında abonelik dönemine öncülük eden Waternet, abonelerinin sağlıklı ve kaliteli suya kolayca ve zahmetsizce ulaşabilmeleri için en mükemmel hizmeti sunmaktadır. Waternet’in ters osmoz teknolojisiyle çalışan, rahat kullanımı ve şık tasarımlarıyla dikkat çeken su arıtma cihazları, farklı mekânlar için tasarlanmış Set Altı, Set Üstü ve Sebil çeşitleriyle, güvenli ve sağlıklı suyu evlere ve iş yerlerine getirir. Waternet’in sunduğu mükemmel hizmet kalitesi, filtre değişimleri, periyodik cihaz temizliği ve bakımı için ekstra para ödemeden güvenle su içebilmesini amaçlamaktadır. Ayrıca cihazlarda oluşabilecek her türlü teknik aksaklıkta sınırsız teknik destek ve ürün garantisi de Waternet tarafından sağlanır. Sağlıklı suyun insan hayatındaki önemi konusunda tüketicilerde bir bilinç oluşturmayı amaçlayan Waternet, kısa sürede büyük ilgi gören hizmetlerini daha da geniş kitlelere ulaştırma hedefi ile yoluna devam etmektedir.
 
  Bu güzel günün sonunda bizi koca bir torba hediye ile evimiZe yollayan markalara da teşekkürü borç biliyorum :)) 
Mycey.com  instagram: @mycey Facebook.com/mycey
Edukids.com.tr instagram: @edukidstr  Facebook.com/EdukidsTR
 
Canımm hassasannem seni çok ama çok seviyorum.Yolun açık olsun..
Kucak dolusu sevgilerimle..
@muzisyenanne
Ahu Kahraman Yıldırım
www.etilermuzikokulu.com

Ece Kumkale
HASSAS ANNE Etkinlik ve Gelişim Merkezi
Çitlenbik Mahallesi 9. Cadde Garanti Koza Evleri No:13 Zekeriyaköy, Sarıyer







Müthiş bir bahçee

İstanbul'da blogger aramayın hepsi burada :))
Süslü Yeşim Mutlu :) 
En hassas hediyeyi tabiki Ece hazırlar :)
Çayır çimen gördük yerlerde süründük :)
Ben bu duyusal oda işini çok yalnış anladım:)))

Hep mutlu ol canım..